Malatya'da protokol'e büyük saygısızlık

Malatya'da üç-dört ayda bir dergi çıkaran dost ahbap ilişkileri sayesinde ayakta kalmaya çalışan Esenlik Genel Müdürü Hulusi Boyraz'ın danışmanı Lütfi İnan'ın destekleriyle ve iş paslarıyla potansiyelini genişletme gayretinde olan bir arkadaşımız haddini aşan bir işe imza atmıştır. Geçtiğimiz dönemlerde Belediye Başkanı ve bazı milletvekillerini de mekanına getirten bu şahıs aynı hataları tekrarlamaya devam ediyor. Malatya Valisi Vasip Şahin, İl Emniyet Müdürü Mustafa Aygün ve İl Jandarma Komutanı Albay Hasan Aksoy'u mekanına davet edip çiğköfte partisi veren bu arkadaşımız deyim yerindeyse Malatya Protokolüne saygısızlık yapmıştır. Bu üç protokol üyesi değerli insanın o ortamda öncelikle oturum şeklinde bile saygısızlık yapılırken bu değerli şahsiyetleri o ortama götürenleri öncelikle topa tutmak gerekir. Prokotolün görevlerinde yeni olması münasebetiyle henüz şehri tam olarak tanımamasını bir kazanç ve çıkar vesilesi olarak ve her ortama götürülmesi veya davet edilmesini hiçbir şekilde etik bir davranış olarak görmüyoruz.  Bu konuda hesap sorulması gereken insanlar Esenlik Müdür danışmanı Lütfi İnan ve Valilik basın müdürü Halil İbrahim Kılıç'tır. Protokolü ayağına çağırma saygısızlığıyla durmayan bu şahıs bir de tutup çiğköfte partisi resimlerini sosyal ağ olan Facebook'da paylaşma cüretini sergilemiş. Aklınca kendini reklam ettiğini düşünen bu insan Malatya Protokolü'ne büyük bir saygısızlık yapmıştır.Geçtiğimiz aylarda Malatya Film Festivali ile ilgili bir kaç söylem hatasından dolayı eleştirdiğimiz Malatya Valisi Vasip Şahin haberinin ardından Malatya Valiliği Basın müdürü Halil İbrahim Kılıç bizzat arayarak böyle durumlarda hemen eleştirmek yerine bizi arayın bir danışın hemen ne yazıyorsunuz diye serzenişini işittik. Valimiz çok iyi niyetli memleketimiz için büyük bir kazanç diyen Kılıç'a bir kaç sualimiz olacak.Sayın müdür bu kare'nin nesini size danışalım zaten durum açık ve seçik ortada. Peki basit konular yüzünden yıpratmayacağımız ve üzerine gidilmeyecek olan Sayın Valimizi neden her ortama götürerek o makama olan saygıyı ve değeri alçaltıyorsunuz. Bu dergi sahibi insanla ne gibi bir çıkar ilişkiniz var? Yarın öbür gün herkes aynı daveti yapmak istese kabul edecek misiniz?Ya da bu karede, Lütfi İnan ile ne gibi kan bağınız var? Sayın Valimizin canı çiğköfte yemek isterse her yerde rahatlıkla yiyebilir. Artık bu ahbap çavuş ilişkilerini bırakın bir organizasyon olduğunda bizi bir şeye tutup davet etme cüretinde dahi bulunmazken ismi lazım değil insanların uçak biletleri ve konaklamalarına kadar karşıladığınızı sanırım bilmeyen yok.Fakat Sizden ricamız Sayın Valimizin iyi niyetini bu şekilde davranışlarınızla bitirmeyin. Zaten bu haberin ardından Valimizin elbette size söyleyeceği bir kaç cümle olur.Emniyet Müdürümüz ve İl Jandarma Komutanımız Valimizin davetine binaen bu yemeğe iştirak edebilirler. Fakat Malatya tarihi boyunca hiçbir basın kurumu veya dergisi bir protokolü keyfi muamele davet ederek yağlama ballama örneği göstermemiştir. Kaldı ki demeç yada röportaj olacaksa kendisi bizzat bu değerli protokolün ayağına giderek randevusunu alıp ancak öyle söyleşi yapabilir.Sonra yemekte konuşulan konu Malatya'nın Büyükşehir beklentileri ve Barış Süreci'nin olması ayrı bir anlam taşıyor.Düşünün Vali, Emniyet Müdürü ve İl Jandarma Komutanı barış süreci görüşmesi yapacak ve Caner Mostur, Lütfi İnan üçlüsü bu konunun içinde yer alacak. Kimse ne alaka kardeşim demez mi insana? Bu vatandaşlar bu sürecin neresinde görevleri nedir? Böyle hassas bir konu görüşülecekse veya konuşulacaksa Basın toplantısı şeklinde yapılır yada demeç verilir basına. Bunların reklam amaçlı yaptığı gibi değil tabi. Katıldığı bir ortamda yada davette denilebilir.Fakat Haber ajansıda buna ortak hata yapıyor. Sırf abone ücreti aldığı bu şahısların reklamını firmasını belirterek haber yapıyor. Ayıp yahu bir utanır insan. Bu işler bu kadar mı ayağa düştü?Lütfi İnan aynı şekilde geçtiğimiz yıl Belediye Başkanı Ahmet Çakır'ı'da aynı şekilde çiğköfte partisine dahil etmişti. Ve yine o kareler de sosyal paylaşım sitesinde paylaşılmıştı. Kimse Malatya Protokolünün değerli şahsiyetlerini bu şekilde ayağa çağıracak kadar üstün değildir. Herkes haddini bilecek. Yapılan bu hoş olmayan işi bir hikaye ile noktalıyoruz. SEN ADAM OLAMAZSIN! Adamın biri oğluna “Sen adam olamazsın.” demiş. Aradan yıllar geçmiş adamın oğlu kaymakam olmuş ve babasını makamına çağırtmış. “Bana adam olamazsın demiştin, bak gördün mü ben kaymakam oldum.” deyince adam oğluna: “Ben sana kaymakam olamazsın demedim ki. Ben sana adam olamazsın dedim. Adam olsaydın babanı ayağına getirtmez elimi öpmeye evime gelirdin.” demiş. 

Malatyadan.com / Özel Haber