Biz Her Zaman Malatya'nın Sesi Olduk...

Sevgili Okurlar Değerli Malatyalılar 6'ncı yılımıza girerken kamuoyunu bilgilendirme anlamında şeffaf ve tarafsız bir yayın politikası benimsedik. Alışa gelmiş sözlerden bahsetmek yerine perde arkasında yaşanan gelişmeler hakkında siz değerli okurlarımızı bilinçlendirmek artık farz olmuştur. Malumunuz Malatya yıllardır hep aynı hiç bir gelişim hamlesi olmadığı gibi özünden ve değerlerinden tek tek koparılarak yabancılaştırılmaya devam ediyor. Sizler de çok iyi biliyorsunuz ki yetkili merciler görevlerini layıkıyla yapamıyorlar. Çünkü bu işlerin ehli insanlar değiller. Ulu orta hemen hemen her platform'da tartışılan ve artık tartışmaktan yorulan vatandaşlar deyim yerindeyse suyu akarına bırakmışlar. Kimin umurunda ki Malatya? Nefislerin ve egoların tatmin edildiği koltukları yıllardır işgal eden yönetimler Allah rızası için hiç vicdan muhasebesi yapmışlar mıdır.? Tahmin etmiyorum. Çünkü makam ve şöhret buna birde para eklenince bir çok insanda olduğu gibi sarhoşluk ve hırs duygularını arttırıyor.  " Kimi getirsek aynını yapar " diye klişe bir sözcük kullanır ya bazen insanlar, aslında hak vermiyor da değiliz. Çünkü bu düzen böyle gelmiş böyle gider... 

DONKİŞOT YAKIŞTIRMASI

 Neredeyse gazeteciyim diye geçinenlerin yaklaşık %95 susup bazı haksızlıkları görmezden gelirken, biz donkişotluğa soyunduk. "Memleketin delisi siz misiniz?" diyen emin olun çok oldu. Ne yapalım farkındalık oluşturabilmek adına ve kamuoyuna işin gerçek yüzünü aktarabilmek adına çok riskli işlere girdik. Hz. İbrahim'i ateşe attıkları zaman bir kuşun ağzıyla o ateşe su taşıması misali yaptığımız iş bir damla boyu da olsa safımızı belli etmek istedik. Eleştirdiğimiz partilerin yöneticileri ve başkan yardımcıları defalarca arayıp tebrik ettiler. " Bu memlekette bir tek sizi takip ediyoruz. Sakın ola yayın politikanızı bozmayın, İnsanların gerçekleri bilmeye her zaman hakkı var" şeklinde temennileri alınca memleket yükü biraz daha omuzlarımızda hafifledi. Fakat samimiyeti göremediğimiz bazı siyasiler yüzümüze şirinlik yaparak arkadan kuyu kazmaya başladı. Ne yapabilirsiniz ki? Her hafta yaklaşık 2-3 suç duyurusu gelen haber portalımız " Meyve veren ağaç misali taşlandı" Her defasında adli mercilere gidip gelmek bize bir şey kaybettirmedi tam tersi daha da bu işe adapte olmayı sağladı. Çünkü biz bu yola çıkarken Rabbimizden başka kimseden korkmadık. Korksak zaten bu kadar davalar açılmaz ve kapatır bir kenara çekilir bizlerde malum medya gibi olup biteni görmezden, duymazdan gelip izlerdik.  Siyasilerin kirli çamaşırlarını ortaya çıkardığımız için tahmin edeceğiniz milletvekilleri, belediye başkanları ve yalaka grup en ufak eleştiride soluğu savcının yanında alır oldu.  Ünlü bir düşünür Elbert Hubberd ne güzel demiş "Basit bir kimse en küçük bir eleştiriye çıldırır, akıllı adam ise kendisini eleştiren, kendisi ile tartışanların düşüncelerini kapmaya çalışır." bu sözden yola çıkarak şunu anlıyoruz. Demek ki bu eleştirilerimize tahammülü olmayanlar basit insanlar.  

Bu şarlatanlara son söz olarak şunu söylemek isteriz ki; 

 Biz vicdanların sesiyizBiz İçinde geçirip menfaatlerine ters düşeceği için doğruları söylemekten kaçınan insanların sesiyiz.Biz her yıl zararını karşılama sözü verdiğiniz perişan çiftçinin sesiyiz. Biz akşam evine ekmek götüremeyen işsizin sesiyizBiz mazlumun ve hakkı yenen çalışanın, işçinin sesiyiz.Biz okula gitmek için yoklukla boğuşan ve derdini bir türlü anlatamamanın hüznünü yaşayan öğrencinin sesiyiz. Biz Üniversitesini bitirip atama sözü verilen ve çaresizce sınav sınav koşan gençliğin sesiyiz.Biz mahallesine hizmet gelmeyen ve imkansızlıklarla boğuşan vatandaşın sesiyiz.Biz siftahsız kepenk kapatan ve yandaşların ticareti altında ezilen iş yapamayan esnafın sesiyiz. Biz Ayrımcılık ve bölücülük yapılarak ezilen ve küçük düşürülen canların sesiyiz. Biz koca ulusun önderlerine ve alimlerine yapılan saygısızlıklara dur diyen duyarlı halkın sesiyiz. Biz memleketinin tek taş parçasını dünyanın hiç bir şeyine değişmeyen Malatya Sevdalılarının sesiyiz. Kısacası biz MALATYA'NIN SESİYİZ.