Yıllık 270 saat Fazla Çalışma
11 Haziran 2013, Salı 22:04 Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır.\r\nHer bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.\r\nFazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekir.
Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz. (4857/41)\r\n270 Saatin İspatı\r\nFazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir.\r\nFazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ispat niteliği taşımaktadır. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir.\r\n270 SaatiAşan Kısmın Ödenmesi\r\nFazla çalışma yönünden diğer bir yasal sınırlama da, İş Kanununun 41 inci maddesindeki, fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamayacağı şeklindeki hükmüdür. Ancak bu sınırlamaya rağmen işçinin fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla mesai ücretinin de ödenmesi gerektiği açıktır. Yasadaki sınırlama esasen işçiyi korumaya yöneliktir\r\nGünlük çalışma süresinin onbir saati aşamayacağı 4857 Sayılı İş Kanunu 63. Maddesinde belirtilmiştir. Bu süreyi aşan çalışmaların denkleştirmeye tabi tutulamayacağı, zamlı ücret ödemesi veya serbest zaman kullanımının söz konusu olacağı kabul edilmelidir.\r\nİş sözleşmesinde işçinin yapacağı fazla çalışmanın tüm yıl yapacağı çalışmalar neticesi alacağı ücretin içinde olduğu yazılıysa Yargıtay içtihatlarına göre bu sayı yılda 270 saattir.Yapılan fazla çalışmalar bu sayıdan mahsup edildikten sonra ücretlendirilmelidir.\r\nİşçi ve İşveren arasında imzalanan iş sözleşmelerinde “iş günündeki, hafta tatili günündeki, ulusal bayram ve genel tatil günündeki çalışma ve fazla çalışmaların karşılığının ücretin içinde olduğunu bilerek işi kabul etmiştir” şeklinde açıklamaya yer vererek ödenen ücretin fazla çalışma, hafta tatili ile bayram ve genel tatil çalışmalarını da kapsadığı kabul edileceği Yargıtay kararlarında belirtilmiştir.\r\nYargıtay dairesince kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre, iş sözleşmesinde yer alan bu tür hükümler fazla çalışma bakımından yılda 90 gün ve 270 saatlik kısmın ücretin içinde ödendiği şeklinde değerlendirilmektedir. Belirtilen sürenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının kanıtlanması durumunda zamlı ücretinin ayrıca ödenmesi gerekir. (Y9HD 11.03.2008 E.2007/36231 - K.2008/4525)
Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz. (4857/41)\r\n270 Saatin İspatı\r\nFazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir.\r\nFazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ispat niteliği taşımaktadır. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir.\r\n270 SaatiAşan Kısmın Ödenmesi\r\nFazla çalışma yönünden diğer bir yasal sınırlama da, İş Kanununun 41 inci maddesindeki, fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamayacağı şeklindeki hükmüdür. Ancak bu sınırlamaya rağmen işçinin fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla mesai ücretinin de ödenmesi gerektiği açıktır. Yasadaki sınırlama esasen işçiyi korumaya yöneliktir\r\nGünlük çalışma süresinin onbir saati aşamayacağı 4857 Sayılı İş Kanunu 63. Maddesinde belirtilmiştir. Bu süreyi aşan çalışmaların denkleştirmeye tabi tutulamayacağı, zamlı ücret ödemesi veya serbest zaman kullanımının söz konusu olacağı kabul edilmelidir.\r\nİş sözleşmesinde işçinin yapacağı fazla çalışmanın tüm yıl yapacağı çalışmalar neticesi alacağı ücretin içinde olduğu yazılıysa Yargıtay içtihatlarına göre bu sayı yılda 270 saattir.Yapılan fazla çalışmalar bu sayıdan mahsup edildikten sonra ücretlendirilmelidir.\r\nİşçi ve İşveren arasında imzalanan iş sözleşmelerinde “iş günündeki, hafta tatili günündeki, ulusal bayram ve genel tatil günündeki çalışma ve fazla çalışmaların karşılığının ücretin içinde olduğunu bilerek işi kabul etmiştir” şeklinde açıklamaya yer vererek ödenen ücretin fazla çalışma, hafta tatili ile bayram ve genel tatil çalışmalarını da kapsadığı kabul edileceği Yargıtay kararlarında belirtilmiştir.\r\nYargıtay dairesince kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre, iş sözleşmesinde yer alan bu tür hükümler fazla çalışma bakımından yılda 90 gün ve 270 saatlik kısmın ücretin içinde ödendiği şeklinde değerlendirilmektedir. Belirtilen sürenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının kanıtlanması durumunda zamlı ücretinin ayrıca ödenmesi gerekir. (Y9HD 11.03.2008 E.2007/36231 - K.2008/4525)