Tanıştırayım; Memleketin Delisi!

Bugün ki yazıma çok sevdiğim ve rahmetle andığım Sevgili Yusuf Hayaloğlu’nun “Mezarcı Kardeş” şiirinden bir bukle ile girmeyi uygun buldum. 

Kapıcı kardeş;
Sana zahmet, bütün gazeteleri bul bana.
Yok, siyaset falan umurumda değil, gidişata zaten karnım tok..
Oysa her gece bıçaklıyor beni bu anılar.
Hiçbir gazetede tek satır bahseden yok..

Malatya tamda bu şiirden ibaret. Çıkar ilişkileri, hesaplaşmalar, kin, öfke, pazarlıklar, iğrençlikler bazı şahıslar eliyle o kadar ayyuka çıkmış ki, benden başka bahseden yok.
Eskiden sektöre yeni girdiğimde insafsızca eleştirdiğim şahıslar ve kurumlar olurdu. O kadar sert girerdim ki konulara, büyükler hep derdi “Yahu dur! Sakin ol, başına iş açacaksın memleketin delisi bir tek sen misin” ve yine bu minvalde “Akıllılar yazmayacağı şeyleri Delilere yazdırır” derlerdi. 

Vallahi memleket deliliğiyse de, akılsızlık da olsa, cahil cesareti de dense adına ben bu işi böyle yapmayı sevdim. Birilerinin istemediği, hoşlanmayacağı şeyleri yazmak bana daha çok haz veriyor. Diğer türlüsü zaten halkla ilişkiler. Anlayamadığım nasıl onlarca insan bir delinin kuyuya attığı taşı çıkarmaya çalıştığı. Gazeteci insan araştırmıyorsa, körü körüne siparişle yazıp çiziyorsa, trend olmakla, egoyla, kibirle, namla, şöhretle uğraşıyorsa bu işi yapmasın. Youtube’de bir rap müziğe daha çok meşhur olurlar. Benim çok şükür ne meşhur olma derdim var ne de bir gram ego yada kibre sahip değilim. Benim için 'Malatyayı sallıyor, felan filan' diyenler yazdıklarıma odaklanıp bu şahısları deşifre etmeleri daha faydalı olur. Dikkat ettiğim nokta sektörle alakası olmayan insanların varlık göstermek adına her yolu mübah görüp yanlışa bile ortak olmalarıdır. Bu ne acı bir durumdur. Geçenlerde sözde gazeteciye saldırı için kınama bildirisi okuyanlara yine Malatya’da geçmişte yaşanan birkaç kişinin bildiği olayı anlatmak isterim. 

İşini düzgün yapmaya çalışan dostlarımdan biri yerel bir kanalda canlı yayına katılır. O dönemlerde AKP il başkanı hakkında bir takım eleştiriler yapınca bir grup gençlik kolları üyelerini televizyona gönderip dövdürmek ister. Kanal yönetimi ve moderatör olayı duyar ve gençleri geri yollar. Birkaç yıl sonra şuan gazetecilik yapmaya devam eden moderatör olayı arkadaşıma anlatır. 

Bu olayı yazmamdaki sebep istediğiniz kadar kınayın, eleştirin, şiddete hayır deyin, adamın içinde varsa yer, mekan, konum, zaman, ceza dinlemez eylemini gerçekleştirir. Şiddete elbette karşıyız. Ama gazetecilik hürriyetini sınırsız görüp bir insanla kişisel, bel altı yada hakaret varan söylemlere, çatışmalara girerseniz şiddete davetiye çıkarırsınız. 

Biz memleketimizi, kurumlarımızı korumaya ve sahip çıkmaya devam edeceğiz. Şahıslar bugün var yarın yok. Görevini düzgün yapan takdir edilir, yapmayan eleştirilir, siyasi yollarla cezasını alır ve gönderilir. Karar mercii yine onları göreve getirenlerdir.