Malatya
18 Haziran, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    39.38
  • EURO
    45.65
  • ALTIN
    4296.8
  • BIST
    9.361
  • BTC
    105656.09$

İletişim ne demek?

22 Aralık 2017, Cuma 12:03
Merhaba,

İletişim ne demek?

Ne kadar iletişim kurabiliyoruz?

Ya da iletişim kurabilmeyi istiyor muyuz, uygulamaya ne kadar geçiyoruz?

İletişim kurmada kararlı ve istikrarlımıyız?

İletişim kurmayı karşımızdaki kişiden mi bekleriz?

İletişim özürlümüyüz?

İletişimde ne kadar başarılıyız?

İletişim araçlarıyla aramız nasıl?

Yaşı kaç olursa olsun kendisine merhaba denildiğinde memnun olmayacak bir insan olduğunu düşünmüyorum, hele bir de bu merhabanın yanına gülümseme ekliyorsanız değmeyin keyfine. Hani tadından yenmez derler ya aynen öyle işte. Geçenlerde bir işimiz nedeniyle, eşimle birlikte İzmir’e gittik, Alsancak’tan Konak’a doğru yürürken insanların sokakta birbirleriyle selamlaşmaları, hal hatır sormaları o kadar hoşumuza gitti ki, nihayet eşim içinden geleni sözcüklere döküverdi.”İnsanlar ne kadar güzel merhabalaşıyorlar, seslerindeki ahengi, samimiyeti, yüzlerindeki gülücükleri farkettin mi?”dedi. Nasıl farketmem, farkedilmemesi mümkün değil, sanki kendimize hal hatır soruluyormuş gibi memnun olduk. İzmir her zaman böyle zaten, havasından mı, suyundan mı bilinmez insanları hep pozitiftir. Araştırmalar sabah kalktığınızda daha yatağınızdayken gülümseyerek uyandığınızda gününüzün çok daha iyi geçtiğini gösteriyor. Gülümsediğiniz zaman vücudunuzda mutluluk hormonu salgılanıyor çünkü ve o günkü işleriniz de daha yolunda gidiyor. İşleri yolunda giden insanın keyfi de yerinde oluyor haliyle, sonuç olarak mutlu oluyor. Mutlu olan insan çevresindekilere de mutluluk veriyor, iletişim sadece sözcüklerde değil, davranışlarımızla da iletişim kuruyoruz. Düşünün işyerinizde bütün gün suratı asık sürekli somurtan, hiç bir şeyden memnun olmayan, her şeyden şikayeteden biriylemi, yoksa yüzüne baktığınızda tebessümüyle içinize ferahlık veren, bir sözüyle moralinizi düzelten sizi hafifleten, günlük işlerimiz içinde koşuştururken bizi boğmayan hafifleten insanlarla mı daha mutlu olursunuz? Hani büyüklerimizin çok güzel bir sözü vardır, “kendi güzel olsa ne olur, güzellik ekmeğin üzerine sürülüp yenmez, huyu güzel olsun” derler. Çok doğru. Pozitif iletişim kurabilen, davranışlarıyla da bunu gösterebilen insanlar varsa çevrenizde kendinizi şanslı hissedin ve hayatınızdan çıkarmayın onları. Çıkarmayın derken siz de böyle biriyseniz çıkarmayın tabiki, biz iletişim özürlüysek, elimizde tutmak zor çünkü böyle pozitif insanları, ya da bencilsek, çıkarcıysak, dengesizsek, işimiz olduğunda arayıp, sonra unutuyorsak. Önceliklerimiz kendimizle ilgiliyse, karşımızdakini düşünmüyorsak. Bu her türlü ilişkide böyle aslında. Arkadaşlık, iş, sosyal ilişkilerimizde, evliliklerimiz de. Pozitif, iletişimi iyi insanlar empati yapabilen gerektiğinde sizin düşüncelerinizi veya işlerinizi kendi işlerinden önde tutabilen insanlardır zaten, çevrenizde böyle birileri varsa ilişkilerini gözlemleyin, onlar birbirleri konusunda çok yanılmazlar, arkadaşlıkları da uzun süre devam ettiği için dostluğa dönüşmüştür zaten. Bir merhaba, günaydın, iyi günler, iyi akşamlar, Nasılsın? Günün nasıl geçti? Canın mı sıkıldı, üzgün müsün? diyebilmeyi beceremiyorsak, bana ne kendisi söylesin diye bekliyorsak, hata yaptığımızda özür dilemeyi bilmiyorsak, yazdıklarım sizin için bir anlam ifade etmiyor olabilir. Ben de hiç şaşırmam! İletişim anne karnında başlıyor bence, anne bebeği daha karnındayken en ufak kıpırtısıyla bebeğini içinde hissetmesiyle mutlu oluyor ve bütün hamilelik sürecini bebeğini en iyi şekilde geliştirip dünyaya getirebilmenin mücadelesini veriyor, beslenmesine dikkat ediyor, hiç bir kontrolünü aksatmıyor, bütün çabası sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmek oluyor, karnına dokunarak bebeğine onu ne kadar çok sevdiğini fısıldıyor, doğduğu andan itibaren de öyle bir bağrına basıyor ki bunun tarifi yok zaten. Konuşmayı bilmeyen bebeğiyle ağlamasından, gülmesinden sonuçlar çıkartarak bütün ihtiyaçlarını karşılıyor, fiziksel ihtiyaçlarının yanında sevisiyle de ruhunu besliyor, bebeğinin mutluluğu için her türlü fedakarlığı yapıyor, tabi babalarla birlikte. Bence iletişimin en güzel örneklerinden bir bu. Bu kadar sağlam iletişim kurabilen anne baba çocukla, iletişimi zayıf kalmış sadece fiziksel ihtiyaçlarını karşılamış ailelerin ilişkilerini düşünün . Çoğu zaman başarısız, mutsuz, ya da başarılı olmuş ama mutluluğu yakalıyamamış bireylerle karşılaşıyoruz. Tabi bir de yanımızda olamayan sevdiklerimiz var, o zaman da devreye teknoloji giriyor, her ne kadar teknoloji iletişimi bitiriyor dense de amacına uygun kullanıldığında sonuçlar mükemmel oluyor. Özlediğiniz yakınınızı telefonda canlı görüntüsüyle karşınızda görmeniz özleminizi bir nebze hafifletebiliyor. Sosyal medyadaki birbirlerine mesaj niteliğinde yapılan paylaşımlardan hiç söz etmek istemiyorum ama elinde fotoğraf makinesiyle masanın üstünde tabağın içindeki fırından yeni çıkmış dumanı tüten bütün tavuğu görüntülerken, masanın diğer ucundaki konserve kutusundan bile çıkarılmamış yemeğe bir kaşık koyup, tavuğa ışıldayan gözlerle bakan kocasına “bu facebook için senin yemeğin orda” diye konserve kutusunu gösteren kadının karükatirize edildiği hemen altında da "son halimiz" yazan paylaşımdan bahsetmeden geçemiyeceğim. Çevrenizden iletişimi güçlü, gülümsemesiyle sizi mutlu edebilen, sizin de çevrenizi mutlu edebildiğiniz, dostluklar kurabildiğiniz insanlar hiç eksik olmasın!

Sevgiyle kalın…