Ankara Kulisi, Siyaset Kazanı Kuruldu!

Siyaset kazanı fokurmaya başladı, büyük senaryo; ABD modeli demokratlar ve cumhuriyetçiler planı. Milliyetçi, muhafazakar, dindar sağ tandaslılar Demokratları; Solcular, ulusalcılar, laikler ve Atatürkçüler Cumhuriyetçileri temsil edecek sistemi oluşturma senaryoları konuşuluyor.

Yani kısaca Ak Parti ve CHP'nin üzerinde denenen bu senaryo da sayısız gelişmelerin yaşanacağını görebiliriz.

Kulisler yaz sıcağına rağmen çok hareketli. İktidarda Cumhur ittifakı,belediyelerde  yani yerelde de  CHP ve DEM dahil bazı partilerin belediyeleri.

Şimdi konuşulan senaryo lara göz atalım:

Birinci senaryo Ak Parti ile CHP'nin flört etmeye başladığını hepimiz görüyoruz. Bu aşk hikayesi devam ederse günün sonunda evlilik olur mu? Onu şimdiden tamam demek çok erken ama böyle bir senaryo yazıldı ve şimdilik "aşk filmi" olarak seyrediyoruz. Şunu unutmamak gerekir ki bu senaryo ve filmin gayesi Ak Parti ile CHP'nin  ülkeyi birlikte idare etme planlarının olduğu. Sadece "test yayını" olarak lanse ediliyor.

Tabiri caizse önce aşk diye kamuoyunun tepkisini olçecekler,tutarsa evlilik merasimi, günün sonunda da ittifak kurmak.

Ak Parti'nin tabanında MHP'ye karşı sesler yükselmekte,gelen taleplerin çokluğundan dolayı parti içerisinde tepkiler oluşmaktadır.Yani görünen o ki MHP siz bir formül arayışları sürüyor.

MHP'nin kırmızı çizgilerini iyi bilen Ak Parti ve CHP bu çizgiler üzerinde oynayabilirler. Yani MHP'nin sinir uçlarını harekete geçirme sevdasında olanlar bunu deneyebilirler. Gaye MHP' yi cumhur ittifakından koparmak üzerine olan bu tür senaryoları harekete geçire bilirler. 

MHP'nin lideri kurt siyasetçi Bahçeli bu oyunları bertaraf edebilecek bütün hamleleri yapar ama sonuçta böyle bir ittifak iradesi her iki partide oluşursa ittifaktan çekilebilir.

Ak Parti'nin önündeki en büyük iş fabrika ayarlarına dönmesidir. İrtifa kaybettiğini son seçimlerde gördük ve sayın cumhurbaşkanı Erdoğan'da yapılan eksiklikleri, hata ve yanlışları söylemiş ve bu sonuçlardan ders çıkaracaklarını belirtmişlerdi. Peki Ak Parti'de bu dersler çıkarıldı mı? Henüz değil. Üç beş il başkanının görevden alınmasıyla sorun çözülmez. Önce Parti'nin kurmayları ve üst düzeyde bu değişim başlamalıydı. Asıl sorunlar üst ekipte. Seçim ve teşkilatlardan sorumlu olanlar dahil kendi seçim bölgelerinde başarısız olanlar, oy kaybına neden olan üst yöneticiler derhal görevden el çektirilmeli ve hesabı sorulmalıydı. Bu yapılmadı, sözde değişim olacaktı ama şimdilik yok.

Ayrıca seçim bölgelerinde oyları artıran lar da ödüllendirilmeliler.

Partisinde aday gösterilmeyip te başka partide aday olup başta Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve partisine ihanet edenlerde asla geri gelmelerine izin verilmemelidir.

Asıl üzerinde durmak istediğim senaryo Ak Parti ile CHP'nin ittifak için bir araya gelirler mi? Şimdilik cevap yüzde elli gibi.Ak Parti MHP'yi saf dışı bırakır mı? Ak Parti'de MHP ye karşı hazımsızlık var mı? Varsa sebebleri neler? 

Büyükşehirler dahil belediyelerin çoğunu alan CHP iktidar yolunu açacağına inandığı kendi belediyelerinin başarılı olması için Ak Parti ile ne gibi pazarlıklar yapar? Hizmetlerinin yürümesi için Ak Partiye muhtaç. Eğer belediyelerin hizmetleri takdir görmezse CHP de çok iyi biliyor ki gelen emanet oyların önce ki sahiplerine geri döneceği.Bu konuda konuşulan senaryo ise Ak Parti iktidarına destek verilmesi bunun karşılığında iktidarın belediyeler kaynak dahil her türlü desteği vermesini sağlamaktır. Recep Tayyip Erdoğan kurt bir siyasetçi olarak bu seçenek ve senaryoları çok iyi değerlendirecektir. Sözün özü Belediyelere destek karşılığında iktidarın tüm çalışmalarına CHP nin desteğini garantilemek.

Eğer bu gerçekleşirse MHP ile yapılan ittifak bozulabilir. Çünkü bunu MHP tabanı da Bahçeli'de istemez. 

Şimdilik belediyeler üzerinde böyle bir pazarlıklar olur mu? Zaman bize bunun olup olmayacağını gösterilecektir. Siyasette her zaman alternatif senaryolar çizilir ve konuşulur.

Ak Parti iktidarı CHP ile olası bir ittifaktan kazanç lı olurmu? Yoksa zararlı mı çıkar. Şimdilik cevap vermek zor. Ama bu ülkenin içinde bulunduğu durumlara göre değişebilir. CHP açısından da neleri getirir veya götürür orası daha da karışık.Özgür bey bu süreci yürütebilir mı? Zor gibi görünüyor çünkü Parti tabanı buna sıcak bakmaz.

Özgür beyin ana hedefi " Biz belediyelerin çoğunu aldık, iktidara yürümenin yolu çok iyi hizmet etmekten geçer, bunun için iktidarla pazarlık yapmamız gerekiyor." diye düşünür ve bunu kesinlikle fırsata geçirmek için her yolu deneyecektir. 

Yarım asır geçti tek başlarına iktidar olmayışları.Yerel seçimlerde ki basarilarını iktidarla taçlandırmanın yolunun  belediyelerden geçtiğini bildiği için Erdoğan'la bunun pazarlıgını yapmak isteyeceklerdir. 

Böyle bir gelişme ve denklem oluşursa iktidar da muhalefet partisi CHP de kârlı çıkacağa benziyor. İktidarın patronu Erdoğan,Yerelin patronu Özgür bey.

Yani bu şartlar ve gelişmeler iki partiyi anlaşmaya zorlayabilir. Kazan kazan senaryoları şimdiden yazılıyor ve konuşuluyor.Bunun adına da " Türkiye ittifakı" diyebilirler.

Ankara'da siyaset kazanı her zaman vardır ve kaynamalar bazen şiddetini artırır.

Sıcak yaz ayının bitimiyle daha da ısınacak,tüm siyasi partiler ve kurumlar da pozisyon almaya başlayacaklardır. Olası erken seçimi hiç bir Parti istemez. Buna CHP de dahildir. Seçimin gerekliliği üzerinde herhangi bir emare yok ama Partilerde ki hareketlilik olacaktır. " Ya geçim ya seçim" sadece Ak Parti'yi pazarlığa zorlamaktan başka bir şey değildir.

Ak Parti ve kurucusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yıllara dayanan tecrübesi ve deneyimi bu gibi pazarlıkları ve dengeleri altüst etme selahiyetine sahip olduğunu biliyoruz. 

An itibariyle görünen bu.

Millet erken veya baskın seçime asla sıcak bakmaz. Bana göre bunun senaryoları üzerinde çalışmalar yapmak ülkeye zaman kaybettirmenin yanında ekonomik olarakta doğru olmaz. Seçim amigolarina bu fırsatı vermemek gerekiyor. Böyle bir istek ve talep CHP ye hiç bir şey kazandırmaz. CHP öncelikle kendisine emanet edilen oyların hakkını vermeye çalışmalıdır. Böyle bir hırs hasaret getirir.

CHP, belediyelerle iktidarı karşı karşıya getirmemeli ve canla başla millete en iyi hizmeti vermeye baksın. Zafer sarhoşluğuna kapılmadan hareket etmelidir.

Bizden söylemesi...

Kalın sağlıcakla...