Malatya'da filmlere konu olacak dolandırıcılık

Malatya'da filmlere konu olacak dolandırıcılık... Bir dönem lüks yaşamıyla güven kazanan A.G, ağına bir simitçiyi düşürdü. Simitçiden '1 konut karşılığı' 70 bin lira çarptı. Evin 3 yıldır yapılmadığını gören simitçi birde A.G’nin ev, araba ve işyerine gönderdiği hacizle birlikte bugünlerde şokta... EMDİĞİ SÜTÜ BURNUNDAN GETİREN ÖYKÜ İşte Malatya’da toplam 24 daireyi ve yaklaşık 2milyon lirayı bulan vurgunun öyküsü.... İddialara göre A.G.,E.G.,H.G., ve O.S.,’nin simitçi B.A’yı ve bin 500 metrekarelik arsanın sahibi R.Y.’yi,3 yıl önce arsasının karşılığında daire verilecek sözüyle dolandırılmasıyla başladı. 2009 yılında Malatya’nın merkez Battalgazi Mahallesi Hançukur mevkisindeki arsanın başta A.G. olmak üzere kendilerini iş adamları olarak tanıtan E.G.,H.G., ve OS.,’ye kat karşılığı verilmesi ve sonrasındaki süre zarfında ‘Maddi durumumuz yetersiz evleri yapamıyoruz’ diyerek katları sattıkları bazı kişilerden para veya senet istenmesiyle devam eden ve arsayı vereninde ‘emdiği sütü burnundan getiren’ bir vurgunculuktur denildi. ARSA SAHİBİ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU G.İ., adlı inşaat şirketi kuran bu şahısların ilk kazığı simitçi B.A.’ya attığı ileri sürüldü.B.A’nın 55 bin liralık parasını alan şahıslar daha sonrasında 15 bin liralıkta senette almayı kafaya koydu ve birazda dil dökerek B.A.’dan 15 bin liralık senette alan şahıslarla uzun bir süre görüşülmediği iddia edildi.Daha sonra ‘evimiz olacak hanım’ diyerek arsaya giden B.A., gördüğü sadece temeli atılmış inşaat karşısında şaşkına döndü. ‘Hanım canımız sağ olsun.Cana gelen mala gelsin diyen’ B.A.,kısa bir süre önce bu şahıslara verdiği senet karşılığında birde arabasına ve 20 metrekarelik simit dükkanına icra gelmesiyle deliye döndü.Arsanın sahibi kayınbiraderi R.Y.’ise soluğu savcılıkta aldı.Bu şahıslar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan R.Y.’nin tek ümidi adaletin tecellisi etmesi.
Konuyla ilgili olarak simitçi B.A., gazetemize şunları anlattı:
‘‘Biz temelden bir inşaata girdik. Battalgazi Hançukur mevkisinde. İnşaatta kayınbiraderimin parseliydi. İnşaatı alanlar G.İ adlı inşaattı. H.G., E.G., A.G.,O.S., bizden peşin para aldılar. Bin 500 metrekarelik arazide temelden girdik diye arabamızı aldılar, çekimizi aldılar ve paramızı aldılar. Bir aşamaya getirdiler. Daha sonra kaçıp gittiler. Gittikten bir süre sonra tekrar piyasaya çıktılar. Biz battık dediler. İnşaatı ayağa kaldırmak için bize senet verin dediler. Malzemecilere verelim bu inşaata devam edelim dediler. Benim gibi en az 100 adamdan senet almışlar. Senetlerin hepsini götürüp tefecilere satmışlar. Senet aldıkları insanlara ‘Ben evimin kirasını veremiyorum, geçimimi sağlayamıyorum mağdurum ve çocuğum okula gidemiyor’ diyerek yalan söylüyorlar. Herkesi dolandırıyorlar. Biz bir daire karşılığında anlaştık. Senetleri de aldılar elimizden. Şuanda piyasadalar. 55 bin lira peşin verdik. 15 bin lirada senet verdik. Hem paramız hem de senedimiz gitti. Senedi de tefecilere vermişler ve tefecilerde bizim peşimize düştüler. Bizden tahsil etmeye çalışıyorlar. Yanlarında başka adamlarla ellerini kollarını sallayarak geziyorlar. Amaçları başkalarını da dolandırmak. 4 katlı bina yapılacaktı. 24 dairesi olacaktı. 1 katı yapıldı gerisi yapılmadı. Bu adamlar kendi avukatları aracılığı ile dükkanımıza birde haciz getirdiler. Arabamız bağlandı, hesaplarımıza bloke koyuldu. Parayı verdiğimize dair elimizde sözleşme var. Onların senedini de hangi avukata götürsem, bir çok bu tür dosyaları olduğunu öğrendik. Arsadaki inşaata 3 yıl önce başlandı. 6 yıl öncede yanımızda çalışan bir elemana senet karşılığında daire teklif etmiş. Kimse onların eline düşmesin. Yüzlerce insan mağdur oldu. Arsa sahibi kayınbiraderim savcılığa verdi. Benimle birlikte mağdur olan insanlarla görüştüm. Onlarla birlikte bizde suç duyurusunda bulunacağız.’’dedi. Sülün Osman ise, ‘Dolandırıcılar kralı’ olarak Türk tarihine geçen bir kişidir. 1950 ve 60'lı yıllardaki "işleriyle" ün kazanan "Sülün Osman", tramvay, Galata Kulesi, kent meydanlarındaki saatler, şehir hatları vapurları gibi kamu mallarını saf vatandaşlara 'satarak' ya da 'kiraya vererek' efsane haline geldi. Galata Köprüsü'nü satmak üzereyken tesadüfen yakalandı. Ölümüyle ilgili kesin bilgi olmamakla birlikte, polisin tahminlerine göre 1984'te Beyoğlu'nda sürekli kaldığı otelde kalp krizinden öldü ve kimlik taşımadığı için kimsesizler mezarlığına gömüldü. Sürmanşet Gazetesi