Malatya'da Sonu Mutsuz Biten Bir Masal!

Malatya'da yaşanan bu masalda kişiler ve kahramanlar tamamen hayal ürünüdür ama söylemler gerçektir. İnanmayan aynaya sorabilir?
Bir varmış bir yokmuş ile başlayan masalların girişindeki tabirden esinlenerek Malatya’da Eğitim bilmecesini bir masal üslubuyla anlatmak istedik.
Zamanın birinde Malatya’da eğitim seviyesi o kadar üst düzeylere çıkar ki hatta bu başarı Guinness rekorlar kitabına girilmesiyle taçlanmış zamanın kral müdürü aynı anda 15 bin 440 kişiyle Victor Hugo’nun "Garip bir yolcu" isimli kitabını okumuştu. Bu eğitime önem veren misafirperver Malatya ülkesinde herşey güllük gülistanlık giderken daha da anlam kazanması için kendi içimizden bir hemşehrimiz bu göreve layık görülür.
Yeni Müdür Kazanımları daha da ilerletmeye başlamışken işler bir anda değişmeye başlar. Çünkü her masalda olduğu gibi bizimde bir kötü kalpli kraliçemiz vardır.
Kötü kalpli kraliçe aynanın karşısına geçer “Ayna Ayna söyle bana benden daha çok iyi çalışan var mı?” der.
Dürüstlüğünden asla ödün vermeyen Ayna, Kötü kalpli kraliçeye “Evet var” der.
Kötü Kalpli Kraliçe ise “Kimmiş bakalım bu” dediğinde ayna ona yeni müdürü gösterir.
Kötü kalpli kraliçe hemşehri müdüre iki elini göstererek "Elma mı yersin armut mu diye sorar. Yeni Müdür benim gibi tropikal meyve hastası olduğu için 'Ben Ananas severim' diyince, Kötü Kalpli kraliçe o zaman ben seni bir yolculuğa çıkarayım orada ye gel” dedikten sonra ülkenin kapılarını kapatır ve hemşehri müdür bir daha dönemez.
Herkes dört gözle yeni müdürü beklerken uzak diyarlar ülkesinden bir “ Süslü Müdür ” çıkagelir. Süslü Müdür’e gelirken ne yapmışlarsa ilk toplantıların ardından “ Bende Malatyalıları adam sanardım, meğer hepsi Ermeni dönmesiymiş” der. Etrafındakiler ne dediğine şaşkınlıkla bakıp bir şey demeden sadece yutkunurlar. Kendisini görüntülemek isteyen bazı medya mensuplarına ise “ Ne istiyorsunuz be dürümcüler ” şeklinde azarlar. Bu güzel ülkenin huzuru bir anda kaçmıştır. Herkes Şövalye’den yardım beklemeye koyulur.
Şövalye bu Süslü Müdür’ün dediklerini duyunca adeta çılgına döner yedi düvele ilan eder ve bunun için özür dilemesi gerektiğini söyler. Fakat Süslü Müdür oralı bile olmaz. Dürümcü medya nerde derseniz, onlarda dürüm yemekle meşgul tabi Şövalyemiz yanlız kalır. Tüm uzak diyarlara haber salan kahraman şövalye tam da paketlemeye ramak kalmışken, Kötü Kalpli Kraliçe tekrar aynanın karşısına geçer. “Ayna Ayna söyle bana işler yolunda gidiyor mu?” Ayna da enflasyon ve zamları mı söylesin anlatmakla bitmeyeceği için kısa yoldan kraliçeye sadece “bir sıkıntı görünüyor” demiş. Nedir o diyen Kraliçe’ye Ayna “Şövalye senin müdürü paket etmek üzere bir şeyler yap. Yoksa gidecek” demiş.
Kötü Kalpli Kraliçe ise Süslü Müdürle görüşüp “ Üzülme ben seni şövalyeden kurtarırım ” der. Tam da bu esnada kötülüklerin ivme yapmasıyla Malatya ülkesi yerle bir olur. İnsanların olmadığı yerde kim kraliçeyi ne yapsın, kim süslü müdürü ne yapsın. Bunu bilen bu ikili enkazlardan çıkan insanlara temas ederek az da olsa gönül alma görüntüsü verirler. Okullar yıkılmış ve sorunlar işin içinden çıkılacak gibi değildir. Zamanla toparlanma sürecine girişmişse de artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Derken Kötü kalpli kraliçe uzak diyarlar kralı tarafından görevden uzaklaştırılır. Süslü Müdür de ne okulları yaptırır, ne ihale yaptırır. En güzel kıyafetlerini giyip bir manken gibi sağda solda dürümcü medya’ya pozlar verir. Bu pozlar karşısında Dürüm vermiş midir? Onu aynaya sormak lazım. Sanki biraz da cimri mi ne. Ne var porsiyon ısmarlasan ölür müsün? Şövalye ise o yıkıntılardan yakınlarını kurtarmak için bir süre bu mücadeleye ara verir. Tam işe başlayacakken Süslü Müdür Şövalye'nin daha önce ilan ettiği haberleri sunarak mağdur olduğunu belirtip üzülmüş numarası yapar ve uzak diyarlar kralına yakın insanlardan yardım istediğini öğrenir. Şövalye bu defa anlamakta zorlanır. Bu kadar hakir gördüğü, bu kadar sevilmediği bir yerde bir insan neden kalmak için mücadele eder ki? Zamanla Süslü Müdür sınav yapmadan şube müdürleri alır, her birine bir oda verir. Hatta diyarın Valisi’nin eşini bile yanına alarak güç kazanmaya çalışır.
Masalımız bundan ibaret. Mutlu Son ile bitiremediğimiz için üzgünüz ama zaten bu yıkıntının içerisinde her şeyi bir anda inşa etmek ancak sihirli değnekle mümkün.
Başka bir La Fontaine Masalında buluşmak üzere…
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 3SEVDİM
- 14ALKIŞ
- 5KOMİK
- 2İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 2KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Alev
01-08-2023 14:01Okuduğum en orjinal haber yazanın ellerine sağlık??? demiş okur masalın sonunda