Bakan Mehdi Eker Afet bölgesi için ne dedi?

Malatya'da yaşanan don afeti sonrası kente gelen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, şuan için bahçelerde hasar tespitlerinin yapıldığını belirterek, 'Malatya'nın afet bölgesi ilan edilmesi' yönündeki talebe şuan içi sıcak bakmadıklarını söyledi.

Tarım Fuarı'nın açılışına katılmak üzere Malatya'ya gelen Bakan Eker, Akçadağ ilçesinde bulunan Sultansuyu Tarım İşletmesindeki kayısı bahçelerini inceledi. Geçtiğimiz günlerde kentte yaşanan don olayı sonrası hasar gören kayısı ağaçlarını inceleyen Bakan Eker, eksperlerin ve bakanlıktan gelen uzmanların 2 gündür hasar tespiti için ayrıntılı bir şekilde çalıştıklarını söyledi. Bakan Eker, birçok ağaçta ciddi zarar meydana geldiğini dile getirerek, 'Malatya'da maalesef geçtiğimiz 29-30-31 Mart tarihlerinde bir don olayı oldu. Türkiye'nin bazı bölgelerini de etkiledi ama Malatya'nın üretimini görüldüğü kadarıyla ciddi bir şekilde etkilemiş durumda. Bizim hem sigorta eksperlerimiz hem de bakanlık uzmanlarımız 2 gündür burada ayrıntılı bir şekilde çalışıyorlar. Biz de şu anda burada Malatya Sultansuyu'ndaki bir kayısı bahçesinde arkadaşlarımızla, uzmanlarımızla birlikte nezaret ettik. Burada inceleme yapıldı. ve birçok bölgede, birçok ağaçta ciddi hasarlar var. Şu anda bu hasarların tespiti söz konusu. Tabi biliyorsunuz don sigorta kapsamında ve çiçeklenme dönemi de bunun içerisinde. Hibe olarak yüzde 75 de sigorta desteği ödüyoruz. Buna rağmen maalesef Çiftçi Kayıt Sistemi kayıtlarına göre Malatya'da yüzde 45 oranında bir sigorta oranı var. Tabi bu yaklaşık üreticilerin yarısına tekabül ediyor. Geri kalan yarısı maalesef tüm ikazlarımıza rağmen, bütün yüksek desteklere rağmen sigorta yaptırmamış. Ama bu hem ekonomi açısından hem milli ekonomimiz açısından hem üreticilerimizin mağdur olmaması açısından çok önemli. Biz böyle bir tablo oluşmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Hasar tespiti yapıldıktan sonra burada çiftçilerimizin yarasını sarmaya dönük yapılabilecekleri alternatifleriyle birlikte inceleyeceğiz. Konuyu da Bakanlık olarak götürüp arkadaşlarımızla konuşacağız. Elimizden gelen ne varsa şartlara göre onları da değerlendireceğiz dedi.