38 Yıllık bir Üniversite'nin bir müzesi bile yok

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil ÇELİK, Üniversite bünyesinde yayın yapan Radyo Kampus’un konuğuydu.İnanç Kara Ölmeztoprak’ın hazırlayıp sunduğu Panorama adlı programa konuk olan Çelik, İnönü Üniversitesi ve Malatya’yı ilgilendiren birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, İnönü Üniversitesinin hızla geliştiğini, tıp alanında sadece kendi öğrencilerini değil, aynı zamanda Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerini de yetiştirdiğini ve hem İngilizce hem de Türkçe tıp eğitimi verdiklerini belirtti.İnönü Üniversitesindeki Diş Hekimliği, Eczacılık, Hukuk ve Tıp Fakültelerinin Türkiye’de ilk on beş bine giren öğrenci diliminden öğrenci aldığını kaydeden Çelik, başta sağlık alanı olmak üzere, mühendislik de dâhil birçok alanda hızlı bir program değişimleri gerçekleştirdiklerini, yeni yöntem ve eğitim sistemlerini denemeye başladıklarını söyledi. Bu yıl içerisinde birçok fakültenin uluslararası akredite olma yarışına girdiğini belirten Çelik, hâlihazırdaki 650 öğretim üyesinden 20’sinin dünyanın farklı ülkelerinden bilim adamları olduğunu, bu durumun da üniversitenin uluslararasılaşmasının önemli bir kanıtı sayılması gerektiğini belirtti.TEKNO-PARK konusunda da detaylı bilgiler veren Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, TEKNO-PARK binasının ‰70 oranında tamamlandığını, ancak bina inşaatı devam ederken geçici prefabrike bina içinde 5-6 şirketin şimdiden faaliyete başladığını belirtti. Tekno-park’ın geçtiğimiz ay bir sermaye artırımına gittiğinden söz eden Çelik, Tekno-park’ın bitmesi için 3 ile 3,5 milyon TL paraya ihtiyaç olduğunu; bunun 1 milyon TL’sini Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının vereceğini, geri kalan 1,5 milyon TL’nin de üniversite tarafından karşılanacağını açıkladı. 100’e yakın şirketin yer aldığı Tekno-park’ın tam olarak faaliyete geçmesinin 2013 Haziran ayında olacağı öngörüsünde bulunan Prof. Dr. Cemil Çelik, söz konusu ortamda birçok buluşa, yeniliğe ve patente imza atılacağını söyledi.“38 yıllık bir üniversitenin kurumsal geçmişini yansıtan bir müzesinin olması gerekir.” diyen Çelik, İnönü Üniversitesi kurumsal tarihçesini içeren bir müzenin yapılması ile ilgili çalışma başlattıklarını ve İnönü Üniversitesine kısa zamanda bir müze daha kazandıracaklarını sözlerine ekledi.Rektör Çelik’in üzerinde durduğu konulardan biri de, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırmalar Kurumu (TUBİTAK)’nun her yıl açıklayacağı Girişimci Üniversiteler sıralaması oldu. “Webometrics’de Türkiye sıralamasında ilk 11’de yer alan, dünyadaki yirmi bin üniversite içerisinde de ilk 850 içerisinde bulunan bir üniversite olarak, bu yıl ilk 50’nin içerisinde yer alamama durumumuz var ise, bu konudaki kriterler üzerinde düşünülmesi gerekir.” diyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “İki yıllık bir üniversite, ilk 50’de yer alırken onlarca yıllık üniversitelerin yer almaması bir açıdan bilgi eksikliği, başka bir açıdan ise girişimcilik ve gelişimcilik ile ilgili kriterlerin iyi belirlenmediğinin işareti olsa gerek.” Rektör Çelik, kriterlerin yeniden gözden geçirilmesi ve değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.İnönü Üniversitesinin ‘Üstün Yetenekli Çocuklar Merkezi’ni ilk defa kuran üniversite olduğunu, İnönü Çocuk Üniversitesini kurarak kurucu 12 üyeden birisi olduğunu, Konukevi Projesini hayata geçirdiklerini, Yakıt ve Petrol Analizi Laboratuarının 2012 yılı içerisinde Türkiye’de yakıt analiz tahlillerini yapan yegâne laboratuar olduğunu, Turgut Özal Tıp Merkezinin karaciğer naklinde dünyada ikinci olduğunu, bu konuda 2015 dünya birinciliğini hedeflediklerini, Karaciğer Nakli Enstitüsünü kurduklarını, öz gelirlerini Türkiye’de hiçbir üniversitenin yapamadığı bir biçimde ‰39’lardan ‰54’lere çıkardığını, hastane ve döner sermaye gelirlerinin 3 kat arttığını belirten Çelik, “Bu çerçevede İnönü Üniversitesinin Girişimci Üniversiteler listesinde ilk 10 içerisinde yer alabileceğini rahatlıkla ifade edebilirim.” diyen Rektör Çelik, yaşadığımız toplumun sorunlarına çözüm üreten bir üniversite olarak rapor hazırlandığını ve bunun hem TUBİTAK’a hem de Bilim Teknoloji ve Sanayi Bakanlığına sunulacağını kaydetti.Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, Radyo Kampus’ta yayınlanan Panorama programında yaptığı konuşmada, Malatya’ya ikinci üniversite kazandırma projesi hakkında da detaylı bilgi verdi. “Nasıl bir üniversite olacağına ilişkin master planı çıkarmış bulunuyoruz.” diyerek sözlerine başlayan Çelik, bu üniversitede Su Ürünleri ve Ziraat Fakültelerinin bulunacağını, çok modern bir kapalı spor salonu inşaatına başlandığını, atçılık kulübüne varıncaya kadar tarım ve biyoteknikle alakalı araştırmaların yapıldığı ve yüksek olasılıkla havacılıkla ilgili bir fakültenin de kurulacağını, atış alanı ve pistleri ile birlikte altyapı hazırlıklarının tamamlanacağını, bu yönde ciddi bir çalışma içerisinde olduklarını belirtti.Sosyal sorumluluk projelerine verdikleri önemi vurgulayan Çelik, üniversitelerin değişen rollerine dikkat çekti. Öz kaynakların geliştirilmesi konusuna da giren Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, Batı’daki üniversite kavramına değinerek “Bazı üniversiteler öğretim üyelerinin 12 ay maaşını ödemiyorlar, 8 ay ödüyorlar. Diğer kısmını öğretim üyesi kendi yaptığı projelerle, yaz okulları ile sanayi-üniversite işbirliğiyle, danışmanlıklarla sağlayabiliyor. Biz de böyle bir üniversiteler olabilir.” dedi.Sözlerine, kampusta alışveriş merkezinin yapılma nedenlerini izah ederek devam eden Rektör Çelik, tüm kafeteryaların AVM’ye taşınacağı açıklamasında bulundu. Yukarıda 20 dükkân, aşağıda ise 2800 metrekarelik büyük bir market bulunacağını ifade eden Çelik, “Buradan alınacak 2,5 yıllık kira, o merkez için bugüne kadar harcanan parayı çıkaracaktır.” dedi. AVM’nin, içerisinde zevkle oturulan, çay içilen, yemek yenebilen, bankaların, kitapevlerinin, eczanelerin, dükkânların olduğu bir mekân hâline geleceğini ve büyük ihtimalle 2013 İlkbaharında hizmete gireceğini bildirdi.Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, Kale ilçesinde yapımı devam eden otelle ilgili açıklamalar da yaptı. Söz konusu otelin, tamamı baraj manzaralı 60’a yakın odası ve 40 kişilik teknesi ile Malatya’nın prestij projesi olduğunu, hatta Fırat Üniversitesinin de toplantılarına ev sahipliği yapabileceğini, çünkü otel yerinin hem Malatya hem Elazığ havaalanlarına eşit mesafede bulunduğunu ifade etti. Kale Meslek Yüksekokulunun turizm ağırlıklı olacağını söyleyen Çelik, otel işletmesini üniversitenin yapacağını ancak kârlılık oranı yüksek olursa marka değeri olan bir oteller zincirine kiraya verilebileceğini de sözlerine ekledi.“İnönü Üniversitesi, bir yandan çalışma alanlarını geliştirirken bir yandan da kalitesini artırmaktadır.” diyen Rektör Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Karaciğer nakli, kardiyolojideki işler ve kullanılan ileri teknolojiler, bu alana bir marka değeri katacaktır. TÖTM’e 2012 yılında kendi kazandığı öz geliri ile 26,5 milyon TL’lik alet ve cihaz alınmıştır. Bu sıradan bir başarı değildir.” Çelik, ameliyathanelerin artan sayısından, tablet bilgisayar kullanım alanlarından, koğuş sisteminin terk edilmeye başlandığından bahsederek, “Turgut Özal Tıp Merkezi bölgede ve Türkiye’de alternatifi olmayan bir merkezdir. Sürekli bir biçimde ileriye giden ve hasta hizmeti, kalite ve işletmecilik açısından üniversite hastaneleri içerisinde rakibi olmayan böyle bir merkezle iftihar edilmesi gerekir. Bu noktada ben hastane yönetimine, dekanlığa, başhekimliğe, hekimlere ve diğer personele; bu destanı yazan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum.” dedi.Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, İnanç Kara Ölmeztoprak’ın konuğu olarak katıldığı radyo konuşmasını, “Malatyalı hemşerilerim, İnönü Üniversitesinin ve Turgut Özal Tıp Merkezinin iyi gidişatından mutlu olmalı, olumsuz sözlere itibar etmemeli, üniversitenin kendilerine yakışır, hızla ilerleyen bir kurum olduğunu bilmeliler.” sözleriyle bitirdi.