© Malatya Haber

Kürt Meselesi ve Demokratik çözüm konuşuldu

Türkiye’nin en can yakıcı ve temel sorunu olarak gündemimizi işgal etmeye devam etmekte olan  Kürt Meselesinin demokratik yollarla çözümü için küçük de olsa bir katkı mahiyetinde olması temennisiyle Empati Düşünce Topluluğu olarak Aralık ayı toplantısını Kürt Meselesi ve Demokratik Çözüm konusuna ayırdı.23. Dönem Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman KURT da misafir konuşmacı olarak katıldı. Abdurrahman KURT’un Kürt Meselesinin sebepleri ve çözüm perspektifi ile ilgili sunumunun ardından katılımcıların soruna ve çözüme dair görüş ve önerileriyle sürdürülen toplantı yaklaşık 3,5 saat sürdü.Çok kültürlü ve çok etnisiteli bir yapı olan Osmanlı İmparatorluğunun bakiyesi olan Türkiye toplumunun tek dilli, tek dinli ve tek etnisiteli bir yapıya dönüştürülme çabalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan ve onbinlerce insanımızın hayatına mal olan bu sorunun çözümüne yönelik yoğun ve derinlikli tartışmaların sonunda ortaya çıkan bazı çözüm önerilerini kamuoyuna şu şekilde sunuldu.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ: 1.    Meselenin demokratik ortamda sağlıklı olarak tartışılabilmesi için uzun vadeli ve mutlak anlamda bir çatışmasızlık ortamı sağlanmalıdır.2.    Meselenin demokratik ve insani çözümü için örgüt silahlı unsurlarını mutlaka sınır dışına çekmeli, çekilme sürecinde çatışmasızlık koşulu ilke olarak benimsenmelidir. 3.    Siyasetin dili acilen yumuşatılmalı ve milliyetçilik üzerinden bir siyasetten kaçınılmalıdır.4.    Siyaset yapanlar ve kanaat belirten tüm kesimler meselenin anlaşılması için daha çok çaba sarf etmeli, pozitif bir dil kullanmalı, ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı yaklaşımlardan uzak durmalıdırlar. 5.    Müzakerelerde amaç ortak paydayı bulmak olmalıdır. İnsani, İslami ve evrensel düzeyde temel insan hakkı olarak kabul görmüş olan haklar müzakere dışı tutulmalı tartışılacaksa karşılıklı çıkarlar tartışılmalıdır. Zira taleplerin maksimizasyonu üzerinden yürütülen müzakereler sürecin tıkanmasına hizmet edecektir. 6.    Aydın kesim tüm kesimlere ilişkin olarak eleştiriler yapmalı ve çözüm konusunda gördüğü engelleri dile getirmede cesaret göstermelidir.  7.    Tüm vatandaşların eşitliği üzerine kurulu, etnisite vurgusundan uzak, evrensel standartları esas alan demokratik bir anayasa süreci hızlandırılmalıdır.  8.    Kürtçe ve Kürt kimliği ile ilgili (anadilde eğitim vs.) tüm düzenlemeler anayasal bir çözüme kavuşturulmalıdır. 9.    Türkiye’nin de imzaladığı “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı” da dikkate alınarak geniş tabanlı mutabakatla yeni bir yerel yönetimler yasası yapılmalıdır. 10.    Bugüne kadar yapılmış olan antidemokratik uygulamalar nedeniyle mağdur olmuş tüm kesimlerden devletin özür dilemesi ve zararlarını tazmin etmesi sağlanmalıdır.11.    Demokratikleşme süreci, PKK’nın sık sık değişen tavrına endekslenmeden kesintisiz olarak sürdürülmelidir.12.    PKK silah bırakmalı ve demokratik çözüm için; şiddet mutlaka dışlanmalı ve örgütün şiddet dışında hak arama yollarını tıkayan yaklaşımı mahkûm edilmelidir. 13.    Bu süreçte, birlikte yaşam fikri desteklenmelidir. Bölgenin normalizasyonundan sonra gündeme gelecek diğer gelişmeler bölge insanının iradi tutumları doğrultusunda ele alınmalıdır.  14.    Bu süreçte başta şehit aileleri olmak üzere Türk toplumunun bölünme ve toprak kaybı endişeleri dikkate alınmalı ve tarafların “yenilmişliği” gibi travmatik sonuç yaratacak söylem ve eylemlerden uzak durulmalıdır. Bu sorunu çözme konusunda hükümette dâhil tüm kesimlerin temel hareket noktasının, her gün başka bir ananın yüreğine kor düşüren bu kardeş kavgasına son vermek olduğu gözden uzak tutulmamalıdır.  15.    Mevcut siyasi aktörlerin pozisyonlarını değiştirmemeleri durumunda üçüncü bir yol olarak bağımsız ve halk üzerinden temsil gücü olan sivil toplum ve kanaat önderlerinin de içinde yer alacağı demokratik baskı grupları oluşturulmalı ve silahsız demokratik çözümün yolunu açmak için çalışılmalıdır. Böylesi bir insiyatif için bu coğrafya yeterli birikim ve ortak vicdana sahiptir.16.    Karşılıklı acılarımızı yarıştırmaktan vazgeçerek, meseleye adalet, merhamet, sağduyu ve vicdan perspektifinden bakılmalı ve etnisite gibi birkaç farklılığın yanında onlarca da benzerliğimiz olduğu unutulmamalıdır. 17.    Silahsızlanma ve normalleşme sürecinden sonra; zamanın ruhuna uygun gerekli onarıcı adımlar atılmalı, birlikte yaşamın gereği olarak genel af da dâhil tüm alternatifler konuşulabilmelidir

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER